| Müritler | |
|
+8Lyonelina Mullendore Ezio di Raniari Aurora A. R. Octavianus Lloyd J. Brooklyn Elameria Châtillon Leticia Vlašić Calandra L. P. Kroslawa Gabriel R. L. Churchill 12 posters |
Yazar | Mesaj |
---|
Gabriel R. L. Churchill Hortkuluk Üstadı
Gerçek İsim : Hikmet Kan Durumu : Melez Taraf : Other Mesaj Sayısı : 25 Kayıt tarihi : 04/09/12
| Konu: Müritler Salı Eyl. 04, 2012 5:08 am | |
| Karanlık huzurun ve barışın içinden intikam ile peydah oldu. Adını bilirsin sen'in izinden giden ve kendilerine eskiden Ölüm Yiyen diyen grup şimdi büyük bir katliam ile tekrar dirildi. Karanlık Tarafın doğuşuna katılmak için; - Kod:
-
Karakterin Adı ve Soyadı: Neden Karanlık Taraf? : Örnek RO: Dipnot - 1: Şimdilik on tane mürit alımı yapılacaktır.
Dipnot - 2:Katliamı gerçekleştiren dört ana mürit kadrosunda bir kişilik eksiklik bulunmakta. Özel karakteri almak için lütfen bana özel mesaj atınız.
ϗ L İ S T E ϗ ~Lloyd J. Brooklyn ~Christian B. August ~Llorente L. Suàrez ~Calandra L. P. Kroslawa ~Leticia Vlašić ~Elameria Châtillon ~Aurora A. R. Octavianus ~Lyonelina Mullendore ~Noreén Yvetta Kendrick ~Evyleen Beaumont
En son Gabriel R. L. Churchill tarafından Salı Eyl. 04, 2012 7:35 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
| |
Calandra L. P. Kroslawa Mürit
Gerçek İsim : Esra. Kan Durumu : Safkan. Taraf : Dibine kadar karanlık. Mesaj Sayısı : 73 Kayıt tarihi : 04/09/12
| Konu: Geri: Müritler Salı Eyl. 04, 2012 8:46 am | |
| + Calandra L. P. Kroslawa + Karanlık taraf, çünkü Calandra içindeki şeytanın dışa çıkmasına izin vermiş durumda. İyilikte, aydınlıkta hak ettiği yere gelemediğini düşünüyor. Karanlık bir nevi onun benliğini temsil ediyor onun için. + Margeaux Deschanteh diğer karakterimdir ^^. Yani rp. | |
|
| |
Leticia Vlašić Mürit
Mesaj Sayısı : 2 Kayıt tarihi : 04/09/12
| Konu: Geri: Müritler Salı Eyl. 04, 2012 10:11 am | |
| Leticia Vlašić. Hiçbir seçim şansına sahip olmayarak doğdu. Hiçbir seçim şansına sahip olmayarak büyüdü. Gerek ailesi gerekse dış etkenler tarafından şekillenmiş karakteriyle, karanlık taraf onun asla karşı koyamayacağı kaderiydi.
- Spoiler:
Bir yağmur damlası neredeyse duyulamayacak sesler çıkartarak, tüm kuvvetiyle vurdu buzlu cama. Kadının ağlamaktan kızarmış ve ağrıyla sızlayan gözlerinden bir damla yaş süzüldü. Tuzlu gözyaşı yağmur damlasına katılarak hızla akmaya başladı. Her saniye şiddetini artarak camı döven yağmur damlalarına kadının yanaklarında kirli izler bırakan gözyaşları eklendi. Kadını soğuk esen ayazdan bir nebze olsun koruyan cam kayboldu birdenbire. Yağmur damlaları gözyaşları oldu, gözyaşları yağmur damlaları…
Narin, cılız ve güçsüz düşmüş bedeni dayanamıyordu yüzünü, canını acıtmak istermişçesine döven öfkeli rüzgara. Sarı saçları engellenemez şekilde yüzünün etrafında uçuşurken göz kapaklarını örttü yavaşça. Kulaklarına rüzgarın tiz çığlıkları doldu ilk önce. Onu yağmur damlalarının öfkeli yakarışları takip etti. Sesler gürültü halini aldı yavaş yavaş… Yükseldi, yükseldi, yükseldi ve ardından cızırtılı sesler çıkartan bir radyonun aniden kapatılması gibi son buldu. Kadını rahatsız ama bir o kadarda memnun eden huzur en anaç tavrını takınarak kucağına aldı yorgun bedeni. Birkaç saniye sonra yerde olacağını tahmin eden kadın örtülü göz kapaklarını daha sıkı bastırdı birbirine. Ayağının altındaki zemin sarsılıp bedeni boşluğa doğru kaydı. Düştü, düştü, düştü… Nihayet son bulan hiçlikle beraber bedeninin zeminle buluşmasının kendisine hiçbir acı tattırmamasına afalladı. Aldığı nefesle genizi yanarken ürkekçe araladı göz kapaklarını. Renkli gözleri akmaya hazır gözyaşlarından dolayı bulanıklaşan görüşüyle, korkuyla incelemeye başladı etrafını. Beyaz. Görebildiği tek şey sonsuzlukla nitelendirilmiş beyazdı. Uzun kirpiklerini birkaç kez daha kırpıştırdı. Beyaz yavaş yavaş bulanık ama bir o kadarda keskin, şekillerle doluyordu. Saniyeler, sadece saniyeler sonra tüm şekiller anlam kazandı. Boş, karanlık bir sokağı ne doldurabilirse, her türlü ayrıntı bir yapbozun tamamlanması gibi, yerine oturdu. Tanrıça Hera? Sokağın ortasında amaçsızca dikilen kadın kesinlikle o değildi. Güç? Zerresini hissetmiyordu içinde. İhtişamlı tanrıçadan geriye kalan sadece cesaretti. Hem de bir ahmağın sahip olabileceği kadar çok ve bilinçsiz. Göz yaşlarına eşlik eden yağmur her saniye daha çok hızlanıyor tehlikeli, zehirli geceden kurtarmak istiyordu sanki Atinayı. Bu soğuk havada üzerinde beyaz, yağmur sayesinden vücut hatlarını tamamen saran bez parçasına benzer elbiseden başka hiçbir şey olmayan kadın ürkek bir adım attı. Bir adım daha, bir adım daha ve bir adım daha. Rüzgarla girdiği hırçın kavgada inatla hiçbir galip bulunamazken adımlarını sürdürüyor, tenha sokaktan nihayet çıkıyordu. Köşeyi döndüğünde kendisine garip, büyüyen gözlerle bakan orta yaşların sonunda görünen adamı yakaladı bakışları.
Hiç kimse O’na, Zeus’a benzeyemezdi, bunu en iyi bilen kişi kendisiydi, evet. Buna rağmen adam Zeus’u anımsatmıştı, birkaç dakika içerisinde tanrıçalığından zerre kalmayan kadına. Herkesin ona ait olmasını isteyen fakat hiçbir zaman hiç kimseye ait olmaya yanaşmayan Zeus’u! Boğazından yükselen acı ve öfke dolu boğuk hıçkırıkla gökyüzünde belirsiz bir parıltı fark etti. Gökyüzündeki parlak bir yarığa benzeyen görüntüyü kendi hıçkırıklarını bastıran kalın bir ses takip etti. Adam az önce çakan şimşekle ürkerek, yoluna devam ederken arkasından baktı, ta ki gözden kaybolana kadar. Ardından başını gökyüzüne çevirdi. Yağmur damlaları keskin bir jiletmişçesine tenine düşüyor, derin yarıklar bırakarak temizliyordu, göz yaşları ile kirlenen yanaklarını. O’nun şu anda kendisini izlediğinden neredeyse emindi. İçindeki melankoliyi arttıran yağmur, yüzünü tokatlayan rüzgar, acısını körükleyen şimşek de O’nun işiydi. Acısını ve duyduğu öfkeyi arttırmaya çalışıyordu. Kadının kendi şizofrenik düşüncelerinde boğulmasını oturduğu yerden geniş bir gülümsemeyle izliyordu, bundan da emindi ki yanında başka kadınlar vardı; insan, tanrıça, peri, Zeus için hiçbir şey fark etmiyordu. Göklerin efendisi sadece ama sadece kendi anlık zevklerini düşünürdü, duyduğu üstünlükle becereceği kusursuz bedenleri! Dudaklarından dökülen son sesli hıçkırıkla başını eğdi. Sessizce bilinçsiz adımlarını sürdürmeye devam edecekken sokağın girişinde sanki aniden beliren, şaşkınca kendisine bakan kadın dikkatini çekti. Yüzünü çevreleyen ıslak, kahverengi saçları inceledi. Keskin yüz hatlarını tamamlayan derin bakışlarını. Kendisinin kadınlara örnek olması gerekiyordu. Güçlü olması. Hiçbir zorluk karşısında yılmaması. O ise içindeki kıskançlık ile ele geçirilmiş öfkeyle akan göz yaşlarını hakim olamıyordu. Elbisesinin açıkta bıraktığı çıplak omuzlarını silkti anlamsızca. Bu gece Tanrıça Hera değildi, istediği kadar yas tutabilir, istediği kadar hıçkırabilirdi.
| |
|
| |
Gabriel R. L. Churchill Hortkuluk Üstadı
Gerçek İsim : Hikmet Kan Durumu : Melez Taraf : Other Mesaj Sayısı : 25 Kayıt tarihi : 04/09/12
| Konu: Geri: Müritler Salı Eyl. 04, 2012 7:25 pm | |
| | |
|
| |
Elameria Châtillon Mürit
Kan Durumu : Safkan. Taraf : Karanlık. Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 05/09/12
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 7:34 am | |
| - Elameria Châtillon. - Hem ailesi hem de yaradılış gereği karanlık tutkunu. Kara büyüler, bir çok gizli saklı planlar ve elbette zekası bunu destekliyor. Hayatında değer verdiği tek şey tarafı(karanlık) ve yeğeni. Bu ikisi için her şeyi yapabilecek durumdadır. - Euterpe Châtillon diğer karakterim. Burada rp bulunmakta. | |
|
| |
Lloyd J. Brooklyn Mürit&Yönetici
Kan Durumu : Safkan Taraf : Ölümün Gümüşi Sureti Mesaj Sayısı : 21 Kayıt tarihi : 29/08/12
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 7:36 am | |
| Müritlere hoş geldin. Karanlığın yükselişinde sürekli yan yana olmak dileği ile. | |
|
| |
Aurora A. R. Octavianus Mitoloji Profesörü
Gerçek İsim : Gözde Kan Durumu : Safkan Taraf : Karanlık Mesaj Sayısı : 15 Kayıt tarihi : 04/09/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 7:51 am | |
| Karakterin Adı ve Soyadı: Aurora A. R. Octavianus Neden Karanlık Taraf? : Aurora'nın içindeki iyilik ailesiyle birlikte öldü ve iyilikten eser kalmadığında boşlukta olan yeri zamanla karanlık aldı. Artık istese de iyilik yapamıyor ve insanlara gülümserken bile yalan söylüyor. Örnek RO: - Spoiler:
Heyecanını yatıştırmak amacıyla iki tane daha naneli şeker aldı ağzına. Midesinde uçuşan kelebekler, beyninde dolaşan onca cümle, hayal sanki iyi bir şeylerin baykuşu gibiydi. "Evet Aph, bunu başarabilirsin." diyordu iyi kalpli yanı. "Aph deme bana seni gerizekalı beni adım Aurora!" diye sitem ederken diğer yanı çoktan Londra'ya inmişti uçak. Yanına gelen hostesin küçük bir dokunuşuyla sıçradı yerinden. Merdivenlerden aşağı uçarcasına indikten sonra kolundaki asasını bir kez -bu kaçıncı bir kez olduğunu hiç bilmiyordu- daha kontrol ettikten sonra kolundaki küçük çantasıyla birlikte tren istasyonunun olduğu yere cisimlenmek için etrafına baktığında havaalanının hayli kalabalık olduğunu gördü. Pistin olduğu yerden binaya girmek için olan kapıdan içeri girdi ve gözleri lavaboyu aradı. Biraz etrafına bakınmıştı ki sağ tarafında erkekleri girdiği lavabo olduğunu gördü. Seri adımlarla lavaboya girerken rezil olabileceğini düşünmemişti. İçeri attığı adımla birlikte bütün beylerin ona bakması kaçınılmazdı tabii ki. Bir an tereddüt ettikten sonra aksi ve sinirli bir ses tonuyla “İşinize bakın siz.” dedi. Aslında biraz tuhaftı. Yani hepsi.. Bunun üzerine daha fazla kafasını yormadan sol taraftaki ilk kabine girdi. İçeride hareket edilecek alan kısıtlıydı ancak Aurora bunu sorun etmedi kendisine. Zarif hareketlerle dönerken alıştığı garip duygunun esiri oldu. Sanki tüpün içerisinden geçiyordu. Tüp o kadar dardı ki geçmek için nefesini tutması gerekiyordu. Bu duyguya yıllardır aşinaydı genç cadı. 22 yaşında olduğu ve 5 yıldır cisimlendiği düşünülürse alışmaması olağandışı bir şey olurdu. Hogsmeade’ın buram buram büyü kokan havasını içine çektiği anda rahatladı. Kolunu, bacağını ya da vücudundaki herhangi bir yeri septireceğinden oldukça korkuyordu. Biliyordu ki korkusu sayesinde kendisini septirmiyordu. Ciğerlerine çektiği temiz hava ile Hogwarts’ın tanıdık yoluna doğru yürümeye başladı. Aslında kendisi de biliyordu direk Hogwarts’a gelebileğini –elbette uç uç tozuyla ve haberli olarak-. Fakat öyle çok özlemişti ki Hogsmeade’a gezi düzenlendiği zamanları. Arkadaşlarıyla birlikte Madam Rosmerta’nın hanında kaymak birası içip Hogwarts’a geri dönüşleri.. Çok özlemişti Aurora ve bu yüzden Profesör olarak Hogwarts’a dönmeyi istiyordu. Aurora bu düşüncelerle yürürken çoktan Hogwarts’a geldiğini gördü. Bu yol gerçekten bu kadar kısa mıydı yoksa Aurora mı hızlı yürümüştü? Okulu bahçesinden girdikten sonra kolundan asasını çıkardı ve müdürün olduğu yere doğru kırmızı kıvılcımlar çıkardı. Kapının açılmasını bekliyordu ancak açılmadı. Buna şaşıran Aurora bir kez daha asasını hafifçe sallarken kapı ağır ağır açıldı. Sanki bir Muggle kapıyı elleriyle açmayı deniyordu. Hafifçe aralık kapıdan içeri girdiğinde gerçekten birinin kapıyı elleriyle açtığını gördü. Adamı tanımıyordu, gerçi tanıması da gerekmiyordu. Büyük Salonun dışındaki merdivenlerden hızla çıktı. Merdivenler eskisi gibiydi, yer değiştirmeyi seviyorlardı. Hızla yukarı çıktığında nihayet merdivenler son bulmuştu. Artık yürümesi gerekiyordu. Ağır ağır, içine sindirerek yürürken gözünün önünde canlanan anılara kaptırdı kendini. Bir sarsıntıyla birlikte anılar uçup gitti. Tam laneti savuracağı anda müdürle çarpıştığını gördü ve utandı. Nasıl aklından çıkmıştı müdürün onu bekleyeceği? “Be- be- ben çok özür dilerim Sayın Müdür. Be- be- ben görmedim sizi ve sa- sa- sanırım bu işimin başlamadan biteceğinin göstergesi.” Ahh! Nasıl böyle bir hataya düşebilmişti? Kendisine lanet etti anca Müdürün yüzüne baktığında içten bir gülümsemeyle karşılaştı. Yüzüne taktığı mahcup, utangaç gülümsemeyle birlikte dönen merdivenlerden birlikte çıktılar. Henüz bir şey söylememişti Müdür ancak umutluydu Aurora. Mitolojiye zaten ilgisi vardı. Özellikle Yunan ve Mısır mitolojisi ilgisini çok çekiyordu. Birlikte odaya çıktıktan sonra koltuğa oturdu ve söze başladı. “Efendim mektubumda da dediğim gibi Mitolojiye Hogwarts’da ders aldığımdan beri ilgim var. Yunanistan ve Mısır’da bizzat bulundum. Mitolojileri hakkında oldukça bilgim olduğunu düşünüyorum ve tek istediğim bu bilgilerimi yeni nesil büyücü ve cadılara anlatabilmek. Bilgilerimi paylaşmak istiyorum. Ve biliyorsunuz ki-“ Sözünü yarıda kestiğinde içimdeki umut ışıkları sönmüştü. “Biliyorum Aurora. Ve bu görüşmeyi kısa tutmayı düşünüyorum. Dilersin ki hazırlanmaya ihtiyacın var. Ve aramıza hoş geldin Au- Profesör Octavianus.” Konuşması bittiği anda nasıl bir ruh halinde olduğunu kendisi bile bilmiyordu. Evet sonunda Profesör olarak Hogwarts’a geri dönüyordu nihayet ve.. ve.. ve bu Aurora için her şeydi. “Teşekkür ederim Sayın Müdür. Elimden gelen her şeyi yapacağıma size söz veriyorum. 1 Eylül’de görüşmek dileğiyle.” Yüzündeki gülümsemesi otuz iki diş olduğunda odadan mutlu bir cadı olarak ayrıldı. Merdivenlerden koşarak inerken aklındaki tek şey artık Mitoloji Profesörlüğünün Aurora Aphrodite Rose Octavianus’tan sorulacağıydı.
| |
|
| |
Ezio di Raniari Slytherin IV. Sınıf
Gerçek İsim : Hikmet Kan Durumu : Safkan Mesaj Sayısı : 66 Kayıt tarihi : 04/09/12
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 7:52 am | |
| Ekleniyorsunuz. Aktif olmanız dileği ile. | |
|
| |
Lyonelina Mullendore Mürit
Gerçek İsim : LoriaSympa Kan Durumu : Safkan Taraf : Halit Bey Mesaj Sayısı : 3 Kayıt tarihi : 05/09/12 Yaş : 31
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 9:29 am | |
| Lyonelina Mullendore ~ Hikmet var. ^^ Şaka bir yana karakterim kurgusal olarak karanlık. Mürit olmak kadar onurlu bir şey daha yok onun için vs. vs. ~ Loria Autumn diğer karakterim. | |
|
| |
Vilcjo Vilhelm Yönetici & Hogwarts Müdürü & Bitkibilim Profesörü
Gerçek İsim : Ege. Kan Durumu : Melez. Taraf : Раин Хазан. Mesaj Sayısı : 78 Kayıt tarihi : 01/09/12
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 10:21 am | |
| - Ezio di Raniari demiş ki:
- Ekleniyorsunuz. Aktif olmanız dileği ile.
| |
|
| |
Noreén Yvetta Kendrick Mürit
Kan Durumu : Safkan Mesaj Sayısı : 14 Kayıt tarihi : 05/09/12 Yaş : 33
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 8:42 pm | |
| Noreén Yvetta Kendrick Kendrick ailesi yıllar öncesine dayanan tarihinde Ölüm Yiyenler adlı grubun aktif menfaatçilerindendi. Bu soydan gelen her birey karanlık tarafın yardımcısı olmakta ve bu karara itiraz edememektedir. Yıllar sonra tekrardan dirilen karanlık tarafın doğuşunda bir parça olmak Kendrick ailesinin kaybolmaya yüz tutmuş soyundan gelen Yvetta için kaçınılmaz bir seçim olmalıdır. Profesör başvurusunda örnek rp bulunmaktadır.
P.S: Kusura bakmayın link eklemeye uğraştım fakat bir türlü olmadı. | |
|
| |
Vilcjo Vilhelm Yönetici & Hogwarts Müdürü & Bitkibilim Profesörü
Gerçek İsim : Ege. Kan Durumu : Melez. Taraf : Раин Хазан. Mesaj Sayısı : 78 Kayıt tarihi : 01/09/12
| Konu: Geri: Müritler Çarş. Eyl. 05, 2012 9:08 pm | |
| | |
|
| |
Evyleen Beaumont Mürit
Gerçek İsim : Nagehan. Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 08/09/12
| Konu: Geri: Müritler C.tesi Eyl. 08, 2012 3:00 am | |
| Evyleen Beaumont Beaumont ailesi kurulduğundan beri karanlık tarafın hizmetkarlarından olmuştur. Bir süre inzivaya çekilmiş olsalar da artık yeniden dirilen karanlıkla beraber Evyleen grubun bir parçası olmaya karar vermiştir. Lillian Moore diğer karakterim ^.^
| |
|
| |
Caleb W. Nolan KSKS Profesörü
Gerçek İsim : Hikmet Kan Durumu : Safkan Taraf : LM Mesaj Sayısı : 18 Kayıt tarihi : 07/09/12
| Konu: Geri: Müritler C.tesi Eyl. 08, 2012 3:01 am | |
| - Lloyd J. Brooklyn demiş ki:
- Müritlere hoş geldin. Karanlığın yükselişinde sürekli yan yana olmak dileği ile.
| |
|
| |
Caleb W. Nolan KSKS Profesörü
Gerçek İsim : Hikmet Kan Durumu : Safkan Taraf : LM Mesaj Sayısı : 18 Kayıt tarihi : 07/09/12
| Konu: Geri: Müritler C.tesi Eyl. 08, 2012 3:03 am | |
| | |
|
| |
| Müritler | |
|