PottersDiary
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
x. Christian B. August & Taha
x. Lloyd J. Brooklyn & Hikmet
x. Vilcjo Vilhelm & Ege
x. Vorchenza Vescovi & Esra

İyi Eğlenceler
Gryffindor .x. 000
Slytherin .x. 000
Ravenclaw .x. 000
Hufflepuff .x. 000

İyi Eğlenceler

Müritler x Eski Yoldaşlık


İyi Eğlenceler
Gryffindor .x. 000
Slytherin .x. 000
Ravenclaw .x. 000
Hufflepuff .x. 000

İyi Eğlenceler

 

 Yeni Düzen

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Calandra L. P. Kroslawa
Mürit
Mürit
Calandra L. P. Kroslawa


Gerçek İsim : Esra.
Kan Durumu : Safkan.
Taraf : Dibine kadar karanlık.
Mesaj Sayısı : 73
Kayıt tarihi : 04/09/12

Yeni Düzen Empty
MesajKonu: Yeni Düzen   Yeni Düzen I_icon_minitimePerş. Eyl. 06, 2012 5:53 am

Yer : Sihir Bakanı'nın Odası
Zaman : Gece Yarısı
Olay : Bakan Kingsley'in Katli

    Hiç rüzgarsız hava, kasvetiyle ortalıkta dolanıyordu. Bulutsuz bir gecenin daha başındaydı. Yıldızlar olacaklardan haberleri varmışcasına saklanmışlardı. Gökyüzü bulutsuz, yıldızsız, karanlığa bürünmüştü. Bir tek yarım ay vardı gökyüzünde. O da, ışıklarını söndürmüş, uykuya yatmıştı diğer herkes gibi. Onlarca bina, ev, gecenin karanlığına bürünmüşken aralarındaki en büyük binanın birinci katında bir pencerenin panjurlarının kenarından ışık sızıyordu dışarıya. Ve şekilsiz bir karartı bir an için kapattı pencerenin önünü. Siyah bir bulut gibiydi. Karanlığın bulutu... Karartı hemen ayrıldı pencerenin önünden, gitti en büyük binaya girdi, cisimsiz karartı bir bulutun hareketlerinin hızlandırılmış hali misaliyle sürekli yayılıp dağılıyordu. Kâh hızlanıyor kâh yavaşlıyordu. En sonunda dışarıdan ışığı görünen odanın yanına ulaştı. Kapı açıktı ve zayıf ışık titreyerek kapıdan dışarı dağılıyordu. Karartı tam kapının yanında yere kondu ve şeklini almaya başladı. Etekleri bol elbisenin içinde zayıf, beyaz bir beden şekillendi. Yüzündeki gümüşi maskeyi çıkarınca karışmış, kirli saçlarının arasında mavi, iri gözler seçilmeye başladı. Siyah ipek cübbesinin altındaki çamurlu botlar temiz ve gökyüzünü kıskandıracak siyahlıkta cübbesiyle tezatlık oluşturuyordu. Sağ elinde tuttuğu uzun asasını sıkıca kavradı. uzun parmakları kapının çerçevesine doğru uzandı ve tutup başını kapıdan içeri doğru soktu. Ahşap kapının çıkardığı sesle irkilen Bakan Kingsley, elindeki tüy kalemi ve parşömeni masanın üzerine doğru attı ve gözlerini kapıya çevirdiğinde, zor yutkunabildi. Bir elinde asası, diğer elinde gümüşi maskesiyle çıkagelen bu kadın, onlardan biri değil de neydi? Eli hızla masanın üzerinde duran asasına giderken kadın ondan daha hızlı davrandı ve masanın üzerindeki asayı aldı. Cıklayarak işaret parmağını havada Bakan'a doğru bir sağa bir sola salladı. "Yanlış hamle Bay Kingsley."

    Artık odaya tamamen girmiş olan kadın, yavaş adımlarla gıcırtılı ahşap zeminde ilerliyordu. Zayıf ışıkta yüzü bir kayboluyor, bir geliyordu. Bakan Kingsley'in anlamayan bakışları, olacakları kavramaya başlamıştı artık. Gözlerindeki ışık sönmüş, yerini korkuya bırakmıştı. Saf korku... Kadın ise bekliyordu, tek bir şeyi. "Neden?" Kingsley'in canlılığını yitirmiş ve endişe dolu sesi kadının beklediği şeydi. Arkası dönükken birden Bakan'a döndü ve delice bakan gözleriyle asasını birden Kingsley'e doğrulttu.
    "Crucio!"

    Gözleri yerinden fırlayacakmış gibi dururken, Bakan Kingsley koltuğundan düşmüş, yerde kıvranıyordu. Kadın indirmediği asasını, bileğini dışa dönük şekilde çevirdi. "Crucio!" Yerde acılar içinde kıvranan adam çaresizce bakıyordu kadına. Kirli sarı saçları arasında ortaya çıkan kırmızı dudakları kıvrıldı ve yaptığı şeyin zevkini çıkardı. Büyü zayıflayıp Bakan'ın çığlıkları azaldıkça yeniliyordu büyüyü. Acı çığlıklarla karışan kahkahası odanın içinde yankılanıyordu. Kingsley'in çığlıkları tekrardan azalıp inlemelere dönüştüğünde cadı, inmiş olan asasını tekrardan doğrulttu Bakan'a doğru. "Imperio!" Asasını sarsılarak sallıyordu bir sağa, bir sola, bir yukarı, bir aşağı. Asa nereye doğrulursa, onu takip eden Kingsley, şimdiden birçok yara almıştı. Görünen o ki, duvarlarla dövüşmek ona pek yaramıyordu. Ona şu an ne istiyorsa yaptırabileceğini biliyordu, fakat neredeyse ölü bir adam onun ne işine yarayabilirdi ki? Yere yığılmış yaşlı büyücünün takım elbisesi yırtılmış, keskinliğini koruduğu halde gözlerine destek için taktığı gözlüğü fırlamış, cadının önünde duruyordu. Gözlüğü tiksintiyle bakan cadı, çamurlu botunun bir tanesini gözlüğün üzerine koydu ve gözlüğü ezdi. Ahşap zemin ve cadının ayakları arasında kalan gözlük çatırdayarak parçalandı. Cadı eğildi ve gözlüğün kırılmış cam parçalarından en büyüğünü eline aldı. Nefes nefese yerde yatmakta olan büyücüye doğru ilerledi ve dizlerini büküp eğildi. Asasını tutan elini yere dayarken, diğer elindeki cam parçasını Bakan'ın yanağına sertçe sürttü. Cam parçasının değdiği yerler, neşterle kesilmişcesine açılıyordu. Açılan kesik bir anda kanla doldu. Cadı cam parçasıyla kesiğin üzerinden geçtikçe, büyücünün yüzü biraz daha kanla doluyordu. Yanağından yere akan kanlar, cadıyı cezbetmişti. İşaret parmağıyla Bakan'ın yanağındaki kesiğe bastırdı ve kana bulaşan parmağını dudaklarına götürdü. Parmağını yaladıktan sonra Bakan'ın saçlarından tutup kafasını yukarıya doğru kaldırdı. "Tadın güzel olsaydı seni yiyebilirdim ama hayır, en az bir domuz kadar kirli bir kanın var!" Sözlerinin sonunda sesi cırtlaklaşmış, gözleri iri iri açılmıştı. Büyücünün tuttuğu saçlarını çekip sürüklemeye başladı kendisiyle. Bakan'ı pencerenin yanına kadar sürükledi saçından. Büyücünün saçlarını bıraktığında elindeki saç tutamlarını temizledi çarçabuk. Sımsıkı tuttuğu asasını tekrardan Bakan'a doğrulttu. "Levicorpus." Büyücü, sürüklenerek getirildiği yerden yükseldi ve havada asılı kaldı. Kapalı olan panjurları açtı cadı. Neşeli bir sesle Bakan'a dışarıya bakmasını söyledi. Son kez bakmasını... Bakan Kingsley neyden bahsettiğini anlamaya çalışırcasına kafasını kaldırdığında odayı yeşil bir ışık hüzmesi kapladı. "Avada kedavra!"

    Bakan Kingsley'in yere düşen cansız bedeninin üzerine basıp geçten cadı, zafer kahkahası eşliğinde, pencereden dışarıya doğru uzattı asasını. "Morsmordre!" Karanlık ve berrak gökyüzünde oluşan karanlık işaret onların habercisiydi.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Yeni Düzen
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Kurgu I; Her şey yeni başlıyor.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
PottersDiary :: L O N D R A :: S İ H İ R B A K A N L I Ğ I :: Kat I: Sihir Bakanı ve Destek Kadro-
Buraya geçin: